1 ‹‹Eğer Tanrınız RABbin sözünü iyice dinler ve bugün size ilettiğim bütün buyruklarına uyarsanız, Tanrınız RAB sizi yeryüzündeki bütün uluslardan üstün kılacaktır.

2 Tanrınız RABbin sözünü dinlerseniz, şu bereketler üzerinize gelecek ve sizinle olacak:

3 ‹‹Kentte de tarlada da kutsanacaksınız.

4 ‹‹Rahminizin meyvesi kutsanacak. Toprağınızın ürünü, hayvanlarınızın dölü -sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları- bereketli olacak.

5 ‹‹Sepetiniz ve hamur tekneniz bereketli olacak.

6 ‹‹İçeri girdiğinizde de dışarı çıktığınızda da kutsanacaksınız.

7 ‹‹RAB size saldıran düşmanlarınızı önünüzde bozguna uğratacak. Onlar size bir yoldan saldıracak, ama önünüzden yedi yoldan kaçacaklar.

8 ‹‹RABbin buyruğuyla ambarlarınız dolu olacak. El attığınız her işte RAB sizi kutsayacak. Tanrınız RAB size vereceği ülkede sizi kutsayacak.

9 ‹‹Tanrınız RABbin buyruklarına uyar, Onun yollarında yürürseniz, RAB size içtiği ant uyarınca sizi kendisi için kutsal bir halk olarak koruyacaktır.

10 Yeryüzündeki bütün uluslar RABbe ait olduğunuzu görecek, sizden korkacaklar.

11 RAB atalarınıza ant içerek size söz verdiği ülkede bolluk içinde yaşamanızı sağlayacak: Rahminizin meyvesi kutsanacak; hayvanlarınızın yavruları, toprağınızın ürünü verimli olacak.

12 RAB ülkenize yağmuru zamanında yağdırmak ve bütün emeğinizi verimli kılmak için göklerdeki zengin hazinesini açacak. Birçok ulusa ödünç vereceksiniz; siz ödünç almayacaksınız.

13 RAB sizi kuyruk değil baş yapacak. Eğer bugün size ilettiğim Tanrınız RABbin buyruklarını dinler, onlara iyice uyarsanız, altta değil, her zaman üstte olacaksınız.

14 Bugün size ilettiğim buyrukların dışına çıkmayacak, başka ilahların ardınca gitmeyecek, onlara tapmayacaksınız.››

15 ‹‹Ama Tanrınız RABbin sözünü dinlemez, bugün size ilettiğim buyrukların, kuralların hepsine uymazsanız, şu lanetler üzerinize gelecek ve size ulaşacak:

16 ‹‹Kentte de tarlada da lanetli olacaksınız.

17 ‹‹Sepetiniz ve hamur tekneniz lanetli olacak.

18 ‹‹Rahminizin meyvesi, toprağınızın ürünü, sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları lanetli olacak.

19 ‹‹İçeri girdiğinizde lanetli olacaksınız; dışarı çıktığınızda da lanetli olacaksınız.

20 ‹‹RABbe sırt çevirmekle yaptığınız kötülükler yüzünden el attığınız her işte O sizi lanete uğratacak, şaşkına çevirecek, paylayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok olacaksınız.

21 RAB, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.

22 Veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. Siz yok oluncaya dek bunlar sizi kovalayacak.

23 Başınızın üstündeki gök tunç, ayağınızın altındaki yer demir olacak.

24 RAB siz yok oluncaya dek gökten yağmur yerine ülkenize toz ve kum yağdıracak.

25 ‹‹RAB sizi düşmanlarınızın önünde bozguna uğratacak. Onlara bir yoldan saldıracak, ama önlerinden yedi yoldan kaçacaksınız. Yeryüzündeki bütün uluslar için dehşet verici bir örnek olacaksınız.

26 Ölüleriniz bütün kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak; onları korkutup kaçıran kimse olmayacak.

27 RAB sizi iyileşemeyeceğiniz Mısır çıbanıyla, urlarla, kaşıntıyla, uyuzla vuracak.

28 RAB sizi delilikle, körlükle, şaşkınlıkla cezalandıracak.

29 Öğle vakti körlerin karanlıkta el yordamıyla yürüdüğü gibi yürüyeceksiniz. Yaptığınız her şeyde başarısız olacak, sürekli sıkıştırılacak, yağmalanacaksınız. Sizi kurtaran olmayacak.

30 ‹‹Bir kızla nişanlanacaksınız, ama başka biri onunla yatacak. Ev yapacak ama içinde oturmayacaksınız. Bağ dikecek ama üzümünü toplamayacaksınız.

31 Öküzünüz gözünüzün önünde kesilecek ama etini yemeyeceksiniz. Eşeğiniz zorla sizden alınacak, geri getirilmeyecek. Davarlarınız düşmanlarınıza verilecek. Sizi kurtaran olmayacak.

32 Oğullarınız, kızlarınız gözlerinizin önünde başka bir ulusa verilecek. Her gün onları gözlemekten gözlerinizin gücü tükenecek. Elinizden bir şey gelmeyecek.

33 Tanımadığınız bir halk toprağınızın ürününü ve bütün emeğinizi yiyecek. Sürekli sıkıştırılacak, ezileceksiniz.

34 Gözlerinizle gördükleriniz sizi çıldırtacak.

35 RAB dizlerinizi, bacaklarınızı tepeden tırnağa iyileşmeyen ağrılı çıbanlarla vuracak.

36 ‹‹RAB sizi ve başınıza atayacağınız kralı sizin de atalarınızın da bilmediği bir ulusa sürecek. Orada ağaçtan, taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.

37 RABbin sizi süreceği bütün uluslar başınıza gelenlerden dehşete düşecek; sizi aşağılayacak, sizinle eğlenecekler.

38 ‹‹Çok tohum ekecek, ama az toplayacaksınız. Çünkü ürününüzü çekirge yiyecek.

39 Bağlar dikecek, bakımını yapacak, ama şarap içmeyecek, üzüm toplamayacaksınız. Onları kurt yiyecek.

40 Ülkenizin her yerinde zeytinlikleriniz olacak, ama zeytinyağı sürünmeyeceksiniz. Zeytin ağaçlarınız ürününü yere dökecek.

41 Oğullarınız, kızlarınız olacak, ama sizinle kalmayacaklar, sürgüne gönderilecekler.

42 Bütün ağaçlarınızı, toprağınızın ürününü çekirgeler yiyecek.

43 ‹‹Aranızdaki yabancılar yükseldikçe yükselecek, sizse alçaldıkça alçalacaksınız.

44 O sana ödünç verecek, ama sen ona ödünç vermeyeceksin. O baş, sen kuyruk olacaksın.

45 ‹‹Bütün bu lanetler başınıza yağacak. Yok oluncaya dek sizi kovalayacak ve size erişecek. Çünkü Tanrınız RABbin sözünü dinlemediniz, size verdiği buyrukları, kuralları yerine getirmediniz.

46 Bu lanetler siz ve soyunuz için sonsuza dek bir belirti, şaşılası bir olay olarak kalacak.

47 Madem bolluk zamanında Tanrınız RABbe sevinçle, hoşnutlukla kulluk etmediniz,

48 RABbin üzerinize göndereceği düşmanlara kölelik edeceksiniz. Aç, susuz, çıplak kalacaksınız; her şeye gereksinim duyacaksınız. RAB sizi yok edinceye dek boynunuza demir boyunduruk vuracak.

49 ‹‹RAB uzaktan, dünyanın öbür ucundan bir ulusu -dilini bilmediğiniz bir ulusu, yaşlılara saygı, küçüklere sevgi beslemeyen acımasız bir ulusu- birden çullanan bir kartal gibi başınıza getirecek.

51 Siz yok oluncaya dek hayvanlarınızın yavrularını, toprağınızın ürününü yiyip bitirecekler. Size ne tahıl, ne şarap, ne zeytinyağı, ne sığırlarınızın buzağılarını, ne de sürülerinizin kuzularını bırakacaklar; ta ki, siz ortadan kalkıncaya dek.

52 Güvendiğiniz yüksek, dayanıklı surlar yerle bir oluncaya dek ülkenizdeki bütün kentlerde sizi kuşatacaklar. Tanrınız RABbin size verdiği ülkedeki bütün kentleri kuşatacaklar.

53 ‹‹Kuşatma sırasında düşmanınızın vereceği sıkıntıdan rahminizin meyvesini, Tanrınız RABbin size verdiği oğulların, kızların etini yiyeceksiniz.

54 Aranızdaki en yumuşak, en duyarlı adam bile öz kardeşine, sevdiği karısına, sağ kalan çocuklarına acımayacak;

55 yediği çocuklarının etini onların hiçbiriyle paylaşmayacak. Çünkü düşmanın kuşatma sırasında sizi sıkıştırması yüzünden kentlerinizde hiç yiyecek kalmayacak.

56 Aranızda en yumuşak, en duyarlı kadın -yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak istemeyen kadın- bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.

58 ‹‹Bu kitapta yazılı yasanın bütün sözlerine uymaz, Tanrınız RABbin yüce ve heybetli adından korkmazsanız,

59 RAB sizi ve soyunuzu korkunç belalarla, büyük ve sürekli belalarla, ağır, iyileşmez hastalıklarla vuracak.

60 Sizi ürküten Mısırın bütün hastalıklarını yeniden başınıza getirecek; size yapışacaklar.

61 Siz yok oluncaya dek RAB bu Yasa Kitabında yazılmamış her türlü hastalığı ve belayı da başınıza getirecek.

62 Gökteki yıldızlar kadar çok olan sizler, sayıca az bırakılacaksınız. Çünkü Tanrınız RABbin sözüne kulak vermediniz.

63 Size iyilik yapmak, sizi çoğaltmak RABbi nasıl sevindirdiyse, sizi yıkmak ve yok etmek de öyle sevindirecektir. Mülk edinmek için gideceğiniz ülkeden sökülüp atılacaksınız.

64 ‹‹RAB sizi dünyanın bir ucundan öbür ucuna, bütün halklar arasına dağıtacak. Orada sizin de atalarınızın da tanımadığı, ağaçtan ve taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.

65 Bu uluslar arasında ne esenliğiniz ne de dinlenecek bir yeriniz olacak. Orada RAB size titreyen yürekler, umutsuzluk ve bakmaktan yorulmuş gözler verecek.

66 Sürekli can kaygısı içinde yaşayacaksınız. Gece gündüz dehşet içinde olacaksınız. Yaşamınızın güvenliği olmayacak.

67 Yüreğinizi kaplayan dehşet ve gözlerinizin gördüğü olaylar yüzünden, sabah, ‹Keşke akşam olsa!›, akşam, ‹Keşke sabah olsa!› diyeceksiniz.

68 Bir daha görmeyeceksiniz dediğim yoldan RAB sizi gemilerle Mısır'a geri gönderecek. Orada erkek ve kadın köle olarak kendinizi düşmanlarınıza satmaya kalkışacaksınız; ama satın alan olmayacak.››

1 A tenei ake, ki te ata whakarongo koe ki te reo o Ihowa, o tou Atua, ki te mau ki te mahi i ana whakahau katoa e whakahau atu nei ahau i tenei ra ki a koe, na ka whakanui a Ihowa, tou Atua, i a koe ki runga ake i nga iwi katoa o te whenua:

2 A ka tae mai enei manaaki katoa ki a koe, ka hopu i a koe, ki te whakarongo koe ki te reo o Ihowa, o tou Atua.

3 Ka manaakitia koe i roto i te pa, ka manaakitia hoki koe i te mara.

4 Ka manaakitia nga hua o tou kopu, me nga hua o tou oneone, me nga hua o au kararehe, nga uri o au kau, me nga kuao o au hipi.

5 Ka manaakitia tau kete me tau pokepokenga paraoa.

6 Ka manaakitia koe ina haere mai, ka manaakitia hoki ina haere atu.

7 Ka meinga e Ihowa ou hoariri e whakatika ana ki a koe kia tukitukia i tou aroaro: kotahi ano te ara e puta mai ai ratou ki a koe, a e whitu nga ara e rere atu ai ratou i tou aroaro.

8 Ka whakahau a Ihowa i te manaaki mou, mo ou whare taonga, mo nga mea katoa hoki e toro atu ai tou ringa; a ka manaaki ia i a koe ki te whenua ka homai nei e Ihowa, e tou Atua, ki a koe.

9 Ka whakatuturutia koe e Ihowa hei iwi tapu mana, ka peratia me tana i oati ai ki a koe; ki te mau koe ki nga whakahau a Ihowa, a tou Atua, ki te haere i ana huarahi.

10 A ka kite nga iwi katoa o te whenua kua huaina iho te ingoa o Ihowa ki a koe; a ka wehi i a koe.

11 A ka whakanui rawa a Ihowa i te pai mou, ka whai hua hoki tou kopu, ka whai hua au kararehe, ka whai hua tou oneone, i te whenua i oati ai a Ihowa ki ou matua kia hoatu ki a koe.

12 Ka whakatuwheratia e Ihowa ki a koe tana taonga pai, te rangi hei homai i te ua ki tou whenua i tona po ano, hei manaaki hoki i nga mahi katoa a tou ringa: a ka tuku moni atu koe ki nga iwi maha, e kore ano koe e tango i te moni tarewa.

13 A ka meinga koe e Ihowa hei upoko, e kore hoki e waiho hei hiku; ki runga anake koe, a kahore ki raro; ki te whakarongo koe ki nga whakahau a Ihowa, a tou Atua, e whakahau atu nei ahau i tenei ra ki a koe, a ka puritia e koe, ka mahia;

14 Ki te kore e peka atu i tetahi o nga kupu e whakahau nei ahau i tenei ra ki a koe, ki matau ranei, ki maui ranei, whai ai ki nga atua ke, mahi ai ki a ratou.

15 Engari ki te kore koe e whakarongo ki te reo o Ihowa, o tou Atua, e mau hoki ki te mahi i ana whakahau katoa, i ana tikanga, e whakahau atu nei ahau i tenei ra ki a koe; na ka tae mai ki a koe, ka hopu i a koe, enei kanga katoa.

16 Ka kanga koe i te pa, ka kanga koe i te mara.

17 Ka kanga tau kete me tau pokepokenga paraoa.

18 Ka kanga te hua o tou kopu, me te hua o tou oneone, te uri o au kau, me nga kuao o au hipi.

19 Ka kanga koe i tou haerenga mai, ka kanga hoki koe i tou haerenga atu.

20 Ka tukua e Ihowa ki a koe te kanga, te tuatea me te whakatupehupehu, ki nga mea katoa e toro atu ai tou ringa ki te mahi, kia ngaro ra ano koe, kia hohoro ra ano te mate atu; mo te kino o au mahi, i whakarere nei koe i ahau.

21 Ka meinga e Ihowa te mate uruta kia piri tonu ki a koe, kia whakapotoa atu ra ano koe e ia i runga i te whenua e haere atu na koe ki reira ki te tango.

22 Ka whiua koe e Ihowa ki te kohi, ki te kirika, ki te mumura, ki te toronga nui, ki te hoari, ki te tauraki, te hopurupuru; a ka whai ena i a koe a ngaro noa koe.

23 A ka whakaparahi tou rangi i runga i tou mahunga, ka whakarino hoki te whenua i raro i a koe.

24 Ka homai e Ihowa hei ua mo tou whenua te puehu me te nehu: ka rere iho taua mea i te rangi ki runga ki a koe, kia ngaro ra ano koe.

25 Ka mea a Ihowa kia patua koe ki te aroaro o ou hoariri: kotahi ano te ara e haere atu ai koe ki a ia, a e whitu nga ara e rere ai koe i tona aroaro: a ka makamakaia haeretia koe i waenganui o nga rangatiratanga katoa o te whenua.

26 A ka ai tou tinana mate hei kai ma nga manu katoa o te rangi, ma nga karaehe hoki o te whenua, a kahore he tangata hei whakawehi atu i a ratou.

27 Ka patu a Ihowa i a koe ki te tuwhenua o Ihipa, ki nga pukupuku, ki te papaka, ki te waihakihaki hoki, e kore nei koe e taea te rongoa.

28 Ka patu a Ihowa i a koe ki te porangi, ki te matapo, ki te ngakau pohehe:

29 A ka whawha koe i te tino awatea, ka pera me te tangata matapo e whawha nei i roto i te pouri, a e kore e whiwhi i ou huarahi: a ka waiho koe hei tukinotanga kautanga, hei murunga i nga ra katoa, a kahore he kaiwhakaora mou.

30 Ka taumau koe i te wahine, a he tangata ke mana ia e moe: ka mahi koe i te whare, a e kore koe e noho ki roto: ka whakato koe i te mara waina, a e kore koe e kai i ona hua.

31 Ka patua tau kau i mua i ou kanohi, a e kore koe e kai i tetahi wahi ona: ko tau kaihe ka pahuatia atu i tou aroaro, e kore e whakahokia ki a koe: ko au hipi ka hoatu ma ou hoariri, a kahore ou tangata hei whakaora i a koe.

32 Ko au tama me au tamahine ka hoatu ki te iwi ke, a ka matawaia ou kanohi i te tirohanga ki a ratou, a pau noa te ra: kahore hoki he kaha i tou ringa.

33 Ko nga hua o tou oneone me tou uauatanga katoa, ka kainga e tetahi iwi kihai nei i mohiotia e koe; a hei tukinotanga kautanga koe, hei kurunga i nga ra katoa:

34 A ka haurangi koe i te kitenga a ou kanohi e kite ai koe.

35 Ka patu a Ihowa i a koe, i nga turi, i nga waewae, ki te tuwhenua kino e kore e taea te rongoa, i te kapu o tou waewae, a tae noa ki tou tumuaki.

36 Ka whakaheke atu a Ihowa i a koe, i tou kingi hoki e meatia e koe hei kingi mou, ki te iwi kihai nei koe i mohio, koutou ko ou matua; a ka mahi koe i reira ki nga atua ke, ki te rakau, ki te kohatu.

37 A ka waiho koe hei miharotanga, hei whakatauki, hei taunu i roto i nga iwi katoa e kawea atu ai koe e Ihowa ki reira.

38 He nui te purapura e kawea atu e koe ki te mara, a he iti tau e kohikohi mai ai; ka pau hoki i te mawhitiwhiti.

39 Ka whakatokia e koe, ka mahia nga mara waina, ko te waina ia e kore e inumia e koe, e kore ano e whakiia nga hua; ka kainga hoki e te huhu.

40 Ka whai oriwa koe puta noa i ou rohe katoa, ko te hinu ia e kore e whakawahia e koe; no te mea ka horo nga hua o au oriwa.

41 Ka whanau he tama mau, he tamahine, otiia e kore e waiho mau; ka riro hoki ratou ki te herehere.

42 Ko au rakau katoa me nga hua o tou oneone ka pau i te mawhitiwhiti.

43 Ko te manene i roto i a koe ka kaka ake ki runga i a koe, ki runga noa atu; ko koe ia ka heke iho ki raro, a ki raro noa iho.

44 Ko ia hei homai i te moni tarewa ki a koe, ko koe ia e kore e hoatu i te mea tarewa ki a ia: ko ia hei pane, ko koe hei hiku.

45 A ka tae enei kanga ki a koe, ka whai i a koe, ka hopu ano i a koe, kia huna ra ano koe; mou kihai i whakarongo ki te reo o Ihowa, o tou Atua, kihai i mau ki ana whakahau, ki ana tikanga i whakahaua e ia ki a koe;

46 A ka piri ena ki a koe hei tohu, hei miharotanga, ki ou uri ano hoki a ake ake:

47 Mou kihai i mahi ki a Ihowa, ki tou Atua, i runga i te koa, me te ngakau hari mo te huanga o nga mea katoa:

48 Koia ka mahi koe ki ou hoariri, e tukua mai e Ihowa ki a koe, i runga i te matekai, i te matewai me te kakahukore, me te kore hoki o nga mea katoa: a ka hoatu e ia he ioka rino ki tou kaki a ngaro noa koe i a ia.

49 Ka hapainga mai e Ihowa ki a koe he iwi no tawhiti, no te pito o te whenua, ano he ekara e rere ana; he iwi e kore e mohiotia e koe tona reo;

50 He iwi mata hinana, e kore e whakapai ki te kanohi o te koroheke, e kore hoki e tohu i te taitamariki:

51 A ka kainga e ia nga hua o au kararehe, te hua hoki o tou oneone, a huna noatia koe: a e kore e toe i a ia he witi mau, he waina, he hinu ranei, nga uri ranei o au kau, me nga kuao o au hipi, a meinga ra ano koe e ia kia ngaro.

52 A ka whakapaea koe e ia i roto i ou kuwaha katoa, e whenuku noa ou taiepa teitei, kaha hoki, i whakamanamana ai koe, a puta noa i tou whenua: a ka whakapae ia i a koe i roto i ou kuwaha katoa, puta noa i tou whenua, i homai nei e Ihowa, e tou At ua, ki a koe.

53 A ka kai koe i te hua o tou kopu, i te kikokiko o au tama, o au tamahine, e homai e Ihowa, e tou Atua, ki a koe; i te whakapaenga, i te kopaninga hoki, e kopania ai koe e ou hoariri:

54 Ko te tangata whakatarapi i roto i a koutou, whakaahu noa iho, ka he tona kanohi ki tona teina, ki te wahine hoki o tona uma, a ki te morehu o ana tamariki e toe ana ki a ia:

55 E kore ai e hoatu e ia ki tetahi o ratou tetahi wahi o te kikokiko o ana tamariki, e kainga e ia, no te mea kahore he mea e toe ana ki a ia; i te whakapaenga, i te kopaninga, e kopania ai koe e ou hoariri i roto i ou kuwaha katoa.

56 Ko te wahine whakatarapi i roto i a koutou, whakaahu noa iho, e kore nei e whakamatau atu ki te whakatu i te kapu o tona waewae ki te whenua, i te whakatarapi hoki, i te whakaahu, ka kino tona kanohi ki te tane o tona uma, ki tana tama, ki tana tamahine hoki;

57 Ki tana potiki hoki e puta mai i waenganui o ona waewae, ki ana tamariki hoki e whanau i roto i a ia; ka kainga pukutia hoki e ia i te kore o nga mea katoa: i te whakapaenga, i te kopaninga, e kopania ai koe e ou hoariri i roto i ou kuwaha.

58 Ki te kahore koe e mahara kia mahia nga kupu katoa o tenei ture e tuhituhia nei ki tenei pukapuka, kia wehi koe i tenei ingoa whai kororia, ingoa whakamataku, i a IHOWA, I TOU ATUA;

59 Na ka meinga e Ihowa ou whiunga kia miharotia, me nga whiunga o ou uri, he whiunga nunui, kawenga roa hoki, me nga mate ngau kino, kawenga roa hoki.

60 A ka whakapangia ano e ia ki a koe nga mate katoa o Ihipa, i wehi ra koe; a ka piri ki a koe.

61 Me nga mate katoa me nga whiu katoa, kahore nei i tuhituhia ki te pukapuka o tenei ture, ka whakapangia e Ihowa ki a koe, a huna noatia koe.

62 A ka mahue iho koutou he hunga torutoru, koutou i rite nei ki nga whetu o te rangi te tini; no te mea kihai koe i whakarongo ki te reo o Ihowa, o tou Atua.

63 Na ka rite ki te koa o Ihowa i tana whakawhiwhinga i a koutou ki te pai, i tana whakanuinga hoki i a koutou; ka pena ano hoki te koa o Ihowa ki te mea i a koutou kia ngaro, ki te huna rawa atu i a koutou; a ka hutia atu koutou i te whenua e haer e atu nei koutou ki reira ki te tango.

64 A ka whakamararatia koe e Ihowa ki waenga i nga iwi katoa, i tetahi pito o te whenua tae noa atu ki tetahi pito o te whenua; a ka mahi koe i reira ki nga atua ke, kahore nei koe i mohio, koutou tahi ko ou matua, ki te rakau, ki te kohatu.

65 A e kore e ta tou manawa i roto i ena iwi, kahore hoki he okiokinga mo te kapu o tou waewae; engari ka homai e Ihowa ki a koe i reira he manawa hehe, he kanohi haumaruru, me te ngakau tuatea:

66 A ka tarewa noa tou ora i tou aroaro; ka wehi koe i te po, i te ao, a kahore he tuturutanga mo tou ora;

67 I te ata ka mea koe, Aue, te ahiahi noa! a i te ahiahi ka mea koe, Aue, te awatea noa! i te pawera hoki o tou ngakau e pawera ai koe, i te kitenga hoki a ou kanohi e kite ai koe.

68 A ka whakahoki a Ihowa i a koe ki Ihipa i runga kaipuke, na te huarahi i korero ra ahau ki a koe, E kore koe e kite i reira a muri ake nei: a ka hoko koutou i a koutou i reira ki o koutou hoariri hei pononga tane, hei pononga wahine, a kahore he tangata hei hoko.